4 Temmuz 2015 Cumartesi

Çuvaldızla İğne Meselesi

Çuvaldızla İğne Meselesi
 
Merhaba sevgili dostlar. 
 
Ülkemizde insanımız genel manada iki yol üzerinde ilerlerler. Cenaze seremonisi gibi ritüeller dışında, İslam dininin yaşantımızda olmasını istemeyen bir güruh ve dini hassasiyetleri olan diğer kesim. Dindar insanla dini hassasiyeti olmayanların mücadelesi, eskiden olduğu gibi bugünde yarında devam edecektir.
 
Devlet Bahçeli ne kadarda, ‘Türkün siyahı, beyazı, mavisi olmaz’  dese de ben olduğuna inanıyorum ne yazık ki. Ceplerine biraz para girdi mi kendini beyaz Türk zanneden o kadar çok insan var ki. Aynı mahallede, aynı apartmanda oturan hatta aynı işi yapan bu tipler kendinden olmayanları alt statüde görürler. Bu ayırımı yapabilecek aklı nereden buldularsa.
 
İnsanların sınıf oluşturma merakı ve çabasına harcadığı emek, keşke daha iyi daha güzel alanlara olsa.
 
Birde sistem içindeki düzenin, menfaat adamları vardır. Kraldan çok kralcı olmamak gerek. Birilerinin sırtıyla gelip, menfaatleri doğrultusunda, başka yerlere yaranmayı amaç edinir bu tipler. Çok yazık çok.
 
Düşmanlık iyi bir şey değil. Hiç kimseye düşman olmayalım ama düşman olmada da bir sıralama olmalı diye düşünüyorum. Araplara özellikle İran’a düşman olduğumuz kadar ABD’ye, Avrupa’ya da düşman mıyız acaba? Birçokları bu soruyu kendine sormalı. Aslında Bu soruyu ülkece kendimize sormamız gerekiyor.
 
Birde özel günlerimiz var tabii ki. 14 Şubatı allayıp pullayıp Müslüman mahallesinde salyangoz gibi satıyorlar. Evliliğe değil de sevgili bulmaya özendiriyorlar gençleri bu gibi günlerle. Yılbaşı, sevgililer günü, anneler günü, babalar günü vs hep Müslümanlıkla alakası olmayan kutlama etkinlikleri. Bir nevi alışveriş piyasasını canlandırma etkinliği diyebiliriz bu günlere. Biz kökenli, dünyanın kutladığı bir gün olsa keşke diyesi geliyor insanın.
 
Gün geçtikçe insanoğlunun işi gücü azalıyor. Can sıkıntısı çekmeye başlayan birey kendini yemeye, giyinmeye, eğlenceye ve olur olmaz uğraşlara vuruyor. Velhasıl insanoğlu çok yönlü ve değişken bir varlık. Bu gün doğru gördüğü bir hareketi yarın yanlış görülebiliyor. Ne çok şaşıyor insan.
 
Her türlü olumsuzluklara rağmen, dertlerle dertlenenlerin yaşadıkları bir yerdir bizim vatanımız. İnsanımızı insanlık âleminin bir tık önünde görüyorum olumlu anlamda. Bu arada belirtmeden geçemeyeceğim bir konu; İki milyonu aşkın Suriyeli kardeşimizin sorumluluğunun üzerimizde olması, Doğu Türkistan ilgisizliğini doğurmamalı diye düşünüyorum. Allah o kardeşlerimize de yar ve yardımcı olsun.
 
Velhasıl her şeyin, her güzel şeyin devamı ölüme dayanıyor ister istemez. Ölümler olsa da yaşayanlar için hayat mücadelesi devam ediyor bir şekilde. Ölümün o soğuk yüzünden kaçamıyor insan. Yüzyıl da olsa bir neslin devri kapanıyor. Yakın zamanda yaşanılan Kenan Evren ve Süleyman Demirel örneğinde ve birçoklarında olduğu gibi.
 
Ölüm alabilene ne çok dersler veriyor aslında.
 
İlkay Coşkun
İrade Gazetesi, 08 Temmuz 2015-Yazı No: 54
İrade Gazetesi-İlkay Coşkun-08.07.2015
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder