17 Ocak 2016 Pazar

Sanat ve Toplum

Sanat ve Toplum

Merhaba sevgili dostlar.

Sanata ve topluma salt eleştiri yönünden bakmak, hem kısır döngüyü hem de tek taraflı bakış açısını beraberinde getirecektir. Toplumun beğeni ölçüsü, kültürü, gelenekleri, yaşam şekli, gelir düzeyi, dünyaya bakış açısı, inancı, çevresi, genleri gibi birçok faktör sanatın toplum üzerinde ki etkinliğini göstermektedir. 
 
Geniş bir alanda zuhur eden sanatın kolları, toplumun damarlarında girift halde yerini alır. Tam olarak kritiğini yapma imkânı da vermemektedir aslında. Daha çok bizi sorularla karşılayan bu alan, kime göre, neye göre, hangi şartlara göre türünden onlarca soruyla muhatap eder.  Sanatçının hali melali, sanatın yaygınlığı, zanaata varıncaya kadar evrimleşerek yol alması bize önemli ipuçları verir. Kapsayıcılığından kaynaklanan kabul edilme ve edilmeme hallerini daha aleni yaşamaktayız. Belli başlı daha çok kabul görmüş alanlar üzerinden, olayı kritik etmek en doğrusu olacaktır.
 
Sanatı, beğeni ölçütlerinin sınıflamasından ziyade, daha çok topluma dayatma, reklam üzerinden bir -sürü psikolojisi- oluşturma tabii ki imkânlar ve ulaşılabilir vasıtaların olması gibi faktörler etkilidir. Popülerlik gibi bir alanın doğal veya yapay şartlarla oluşmasını da gözlemlemekteyiz.
 
Sanat, insanı olgunlaştıran insana değer katan, insanı incelten, yontan, daha keyifli, daha kaliteli bir hayata taşıyan bir olgudur. Tarihi konaklara girdiğimiz zaman atalarımız için ne ince ruhlu, zevk sahibi insanlar olduklarını söylediğimiz zamanlar çok olmuştur. Sanatın yanında algılarımızı, bakış açılarımızı geniş tutmalıyız. Sanata karşı ön yargılarımızı kırmalıyız. Olaya şöyle bakmalıyız. Parayı önceleyen işlerle meşgul olunursa para büyür, kültür ve sanatla uğraşılırsa insanın ruhu zenginleşir. Eleştirmeden ve yargılamadan, iyi bir arabaya binme ile iyi bir dergide yazma olayına bu çerçeveden bakmak gerekiyor ne dersiniz?
 
Olgun, tevazu sahibi bir insanla sohbet etmek nasıl ki bizi mutlu ediyorsa, sanatkâr bir insanda bizi dedikodudan, boş işlerden alıkoyacak demektir. Bilginin, insanı yetiştirmenin önemli görüldüğü toplumlarda sanatkâr gerçek değerini bulur. Savaş ve kargaşa hali, sanatın ve sanatçının en büyük düşmanıdır. Bir yerde sıkıntısını önceleyen insan, sanatı daha arka planda tutmakta hatta lüks olarak görebilmektedir. Diğer bir bakış açısıyla sanatla haşir neşir olan insanın kavga ve savaş haline daha az itibar edeceği aşikârdır. Bu hal toplumun bilinçlenmesi noktasında katalizör görevi üstlenip akıl, fikir, şuur üçlemesini daha da sağlıklı çalışmasını sağlayacaktır. İnanç, ülkü, ahlak, dava ve daha geniş anlamda insaniyet ve hümanistlik gibi kavramlar daha tercih edilir hal alacaktır.
 
Sanatın ve sanatçının korunması için, içini tam manasıyla gerçek paydaşlarıyla doldurup, niteliğini artırma yönünde emek verilmesi gerekmektedir. Maalesef günümüzde nasıl ki özgürlük kelimesine sırtını yaslayıp, büyük savaşlar planlanıyor ve uygulanıyor, sanat kavramı da ideolojik saplantılara malzeme yapılabiliyor aynı zamanda. Sanat adı altında ahlaksızlık yapma, toplumu yozlaştırma gibi konulara şimdilik girmek istemiyorum.
 
Zaman içinde su misali yol alırken boş geçirilen zamandan çalarak elde ettiğimiz küçük zaman dilimlerinde ki sanatsal aktiviteler bile kendimizi bulmamızda, bizi motive etmede, hayatımızı daha da kaliteli ve yaşanılabilir kılmaktadır. Sanat, kültür, edebiyat gibi alanlardan elini eteğini çekme eğiliminde olan insanlar nedeniyle, toplum gün geçtikçe sığlaşmaya başladığını görmemiz gerekiyor.
 
İnanç ve ahlaki çerçevede kısacası helal dairede her tür sanat faaliyeti teşvik edilmeli ve birileri tarafından icra edilmelidir. Toplum dinamiklerini hareketli tutma adına gerekli bir alandır sanata ayrılan alan. Ama her türlü hüner önemli olmasına önemlidir de dümen ve istikamet daha da önemlidir. Bunu da unutmamak gerekiyor.
 
Allah'ın ulvi sanatının yanında, cüzi insan sanatları Allaha ulaşma gayretlerinin bir vasıtasıdır belki de ne dersiniz?
 
Sağlıcakla kalınız.

İlkay Coşkun
İrade Gazetesi, 21 Ocak 2016 - Yazı No: 82

İrade Gazetesi-Sanat ve Toplum-İlkay Coşkun-21.01.2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder