3 Mart 2019 Pazar

Yanlış Okumalar

Yanlış Okumalar

Kitap, ekmek gibi ucuz olmalı. Hiç kimsenin pahalılıktan alamama bahanesi olmamalı. Ama maalesef ki kitabı pahalı satmak için herkesin bir bahanesi var. Kimisi serbest piyasa kapitali. Kimisi çok satıyorum ukalalığında. Kimisi her şeyin bir değeri var havası. Kimisi dindarlığına hayır hasenat parası. 2500 liraya satılan kitaba ne demeli? Amaçtan ziyade araç. Çok yazık çok.
 
Bir gazeteyi, bir dergiyi veya antolojiyi ilk açınca yazarın veya şairin kendi yazısını, şiirini ilk olarak okuması insanın fıtratında olan bir durum. Kendinden başka hiç kimseyi okumamak ise kusurlu ve hastalıklı bir durum. Ayrıca daha çok zorunlu ders çalışmalarında karşılaştığımız verimsiz ve keyifsiz okumalar âdet yerini bulsun kabilinden bir kandırmaca seansı durumunda. Hal böyle iken okumayı sevmek ve verimli okuma tekniklerini öğrenmek gerekiyor.
 
Özellikle eğitim kurumlarında dünya ve ülkemiz klasik kitaplarının, okuma alışkanlığının tam olarak kazandırılamaması ve yaygınlaştırılamaması öncelikli sorunlarımız arasında gözüküyor. Her ne kadar insan kendi fikrinde olan yazara meyil etse de diğer fikir ve bakış açılarına yönelik okumalar yapıp muğlâk yalıtılmışlıktan kurtulmak gerekiyor. Farklı okumalarla farklı deneyimlemeler içerisinde olmak okura yeni pencereler açacaktır muhakkak.
 
‘Cahildim, dünyanın rengine kandım’ diyen Neşet Ertaş’ın sözünde olduğu gibi ne kadar çok şey bildiğimiz değil, öğrenmemiz gereken ne kadar çok bilgi olduğu mütevazılığını okuma heyecanımızla göstermemiz gerekiyor.
 
İnsanlığın ve milletimizin ortak ve yerel değerlerini göz ardı etmeden bize sunulan kültür endüstrisinden öte, aklımızın ve şuurumuzun araçsallığında tahayyüllerimizi yaşatmalıyız. Bizlerin faydasına, ilmi ve ruh zenginliğine taşıyan okumaları öncelemek daha doğru olacaktır.
 
Tanınmış şair ve yazarların çok okunması ve takip edilmesi gayet normal bir durum ama dikkat ediyorum birçok takipçi ‘büyük adamlar büyük adamları takip ederler’  havasındalar. Ayrıca ebedi âleme göçmüş dava adamları üzerine yazılan kitapların bir kısmı fikirleri yayma düşüncesinden çok rant ve kendini gösteriş kapısı olarak görüldüğü kanaatindeyim.
 
Bol kitap okuyanı ve çok ders çalışanı, kafayı bozacak sözüyle olumsuzlayan anlayış her türden olumsuzluğa rağmen etkisini azaltmış gözüküyor.
 
Kalbe dokunan öğüdü/ ne çok sancı dindirir/ özgürlüğe güvercin/ karanlıkta hür çığlık/ el değmemiş maviye/ bulandırır geceleri/ gün gelir cehalet/ senin ışıklarında ölür.
 
İnsanları kıyıcı bulup kitaplara sığınan Cemil Meriç gibi sevmeli kitapları.
 
Kalın sağlıcakla.

İlkay Coşkun
04.03.2019

Yazı No: 15
http://www.yenidogruhaber.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder